Daha önce değişik kanunlarla dağınık halde düzenlenmiş bulunan gıda mevzuatımız, AB müktesebatına uygun olarak, 2010 yılında yürürlüğe giren 5996 sayılı Gıda Kanunu ve bu kanunun yetkili kıldığı tek otorite Tarım ve Orman Bakanlığı olarak tek çatı altında toplandı.
Kanuna istinaden çıkarılan yönetmelik, tebliğ ve yönergelerle; görev, yetki, sorumluluk, yeterlilikler ve bunlara dair esas ve usuller belirlenerek bir taraftan güvenilir gıda arzı, diğer taraftan haksız rekabetin önlenmesi ve piyasanın gözetilmesi hedeflendi.
Mevzuat; gıda işletmesi açmak ve çalıştırmayla çok sıkı şekil şartlar getirmiş, her aklına gelenin istediği yerde, istediği gıda işletmesi açamayacağını, normlara uygun olmayan ürünleri piyasaya arz edemeyeceğini öngörüyor.
Örnek vermek gerekirse;
- İşyeri açmak için mahalli idarelerden alınacak İŞYERİ RUHSATI ’na ihtiyaç vardır.
- İşyeri ruhsatı alınabilmesi için işyeri sahibi veya işyerinde çalışanlarından en az birinin, ilgili meslek dalında Ustalık Belgesi, Meslek Lisesi, Önlisans veya Lisans Diploması zorunludur
(İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik Ek Madde-2/1). - Hijyen eğitimi almamış kişiler, gıda üretim ve perakende işyerlerinde çalıştırılamaz. Bu kural gıda taşıyan motokuryeler için de geçerlidir. (Gıda Hijyen Eğitimi Yönetmeliği)
- Gıda işletmesini çalıştırabilmek için işyeri ruhsatı almak yeterli değildir. Yapılan işin türüne göre Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan KAYIT veya ONAY BELGESİ almak zorunludur. (Gıda Kanunu ve Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik).
- Hazır ambalajlı olarak gıda üreten, 10 kişinin üzerinde personel çalıştıran veya 30 beygir ve üzeri makine gücüne sahip işletmeler, lisans eğitimi almış teknik personel (sektördeki genel adı ile gıda mühendisi) çalıştırmak zorundadır (Gıda Kanunu Ek-1, Gıda ve Yem İşletmelerinde Çalıştırılması Zorunlu Meslek Mensuplarının Belirlenmesine Dair Tebliğ).
- Yemek fabrikalarında; çalışan sayısı ve makine gücü ne olursa olsun, lisans eğitimi almış teknik personel (sektördeki genel adı ile gıda mühendisi) çalıştırılmak zorundadır. (Gıda Kanunu Ek-1)
- Gıda Kayıt Belgelerinde, faaliyet konusu; “Toplu Tüketim İşletmeleri” yazan gıda işletmeleri, müşterileri ayaklarına gelip yemekleri paketlenmiş olarak almadıkça, paket servisi yapamaz (Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik Madde-6/4).
- İnternet ağı üzerinden aldığı yemek siparişlerini lokantalarda hazırlatıp, müşterilerin ayağına taşıyan ya da sadece taşımaya aracılık eden pazarlama /kurye firmaları, GIDA KAYIT BELGESİ ’ne sahip olmadıkça, yemek taşımacılığı yapamazlar (Gıda İşletmelerinin Kayıt ve Onay İşlemlerine Dair Yönetmelik Madde-4/2-f.)
- İnternet ağı üzerinden aldığı yemek siparişlerini lokantalarda hazırlatıp, taşıyan ya da sadece taşımaya aracılık eden pazarlama/kurye firmaları; bu ürünlere ait zorunlu gıda etiket bilgilerini bulunmaksızın ürün teslimatı yapamazlar (Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği Mad.-7, Mad.-9/3, Mad.-9/5, Mad.-9/8, Gıda Kanunu Mad.-21/1).
Gıda denetimindeki eksiklik ve noksanlıkları, paket yemek servisleri ile ilgili eleştirilerimizi yıllardan beri yazılarımızda dile getiriyoruz. Özellikle koronavirüs salgını ile paket servis ciroları her geçen gün biraz daha büyüyor. Yasal zorunlulukları yukarıda gerekçesiyle ifade ettik. Bu şartlara uyan işletme sayısı yok denecek kadar az.
Uzun yıllardır gıda sektöründe olan ve yasalara uygun çalışan işletmeler, sırf yasal sınırlar ve bunun getirdiği ilave maliyetler dolayısıyla paket yemek işine mesafeli kalırken, önüne gelen şartsız-şurtsuz paket yemek sattı. Hem de, (sözüm ona) kurumsal tröstler vasıtasıyla…
Tam da atalarımızın dediği gibi.
“Akıllı köprü ararken, deli suyu geçti”
- YENİ NORMAL - Ekim 31, 2024
- Devletimiz güçlüdür. Peki,adil mi? - Ekim 7, 2024
- Her Şeye Rağmen Yine Vatan - Ağustos 27, 2024
Comment here