Dünya nüfusu 8 milyarı buldu. Gezegenimiz bazı bilim adamlarına göre en fazla 9 bilemedin 10 milyar insanı besleyebilecek kapasitede imiş. Bence bugün ürettiğimiz gıdalar, israfın önlenmesi, çeşitli nedenlerle değerlendirilemeyip çöp olmasının engellenmesi halinde11 milyar insanı besleyebilecek seviyededir. Her zaman söylendiği gibi sorun, gıda maddesi üretiminin yetersizliğinde değil, insanlar arasında adaletle dağıtılamamasındadır.
Gıda, tüm canlıların yaşam kaynağı, vazgeçilmezi, olmazsa olmazıdır. Ülkemiz imalat sanayinin%13-15 kadarını gıda sanayi oluşturuyor. Ülkemizde peş peşe yaşanan ekonomik krizlerde ayakta kalıp üretime devam etmeyi başarmışsa, krizlere direnerek topluma dayanma, mücadele ve moral gücü veren gıda sektör bu konuda başrolü oynamıştır.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) bünyesindeki Gıda Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odasıtemsilcilerinden oluşturulan bir grup 2017 yılında özel sektörde çalışan mühendisleri kapsayan müşterek bir alan araştırmasıgerçekleştirmiş.661 kişi üzerinde uygulanan ankete katılanların %86’sı gıda mühendisi, %8’i ziraat mühendisi ve %6’sı kimya mühendisi olduğu belirlenmiş. Değerlendirme sonuçları 2018 de “Gıda Sanayii ve Mühendisler: Fabrika ve Toplumsal Yaşam Deneyimleri Araştırması” adında 160 sayfalık bir kitapta yayımlamıştır. Bu kitapta sizleri de ilgilendirecekbilgileri iki bölüm halinde özetleyeceğim. Bu sayıda yer alan bölümde GIDA SANAYİİ, gelecek sayıda da MÜHENDİSLER başlıklı bölümler yer alacaktır.
Gıda Sanayiinin Yapısı
Araştırmaya katılan mühendislerin çalıştıkları ve kaldıkları yerlere bakarak yapılan tespite göre, gıda sanayiinin bölgesel olarak Marmara Bölgesi başta olmak üzere, Ege Bölgesi (İzmir ağırlıklı), Akdeniz Bölgesi şeklinde yerleştiği, Karadeniz Bölgesinde zayıf kaldığı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da gıda sanyiinin yok denebilecek seviyede olduğu belirlenmiştir.
Mühendislerin istihdamına göre yapılan değerlendirmeye göre de gıda mühendislerinin tüm bölgelere dağıldığı, kimya mühendislerinin Güneydoğu Bölgesinde yoğunlaştığı, ziraat mühendislerinin Ege Bölgesi ve İstanbul’da istihdamının oldukça sınırlı kaldığı görülmüştür.
Gıda sanayii küçük ve orta işletmelerden oluşuyor. Mühendislerin çalıştıkları işletmelerin büyüklüğüne bakıldığında; %56,3’ünün 100 kişiden az çalışanı olan işletmeler olduğunu görüyoruz. 100-499 kişi çalışanı olan işletmeler %22,5, 500 kişi ve fazlası çalışanı olan büyük ölçekli işletmelerin oranı ise %9,4 tür. Büyük ölçekli işletmeler Marmara, İstanbul ve İzmir’de yoğunlaşırken, İç Anadolu’da, Ankara’da, Güneydoğu Anadolu’da, Doğu Anadolu’da 500 ya da daha fazla çalışanı olan hiçbir işletme bulunmuyor.
İşletmelerde çalışan mühendis sayısına gelince, işletmelerin %72,9’unda 0-10 arasında, %9,2’sinde 11-49 mühendis çalışıyor. Bu durum, sanayinin teknolojik yapısı, üretim ölçeği ve niteliği hakkında kanaat oluşmasında etkili olmaktadır. Büyük ölçekli işletmelerde gıda mühendislerinin çalıştığı, 500 kişi ve üstü çalışanı olan işyerlerinde Ziraat ve kimya mühendislerinin hiç bulunmadığı, ziraat mühendislerinin ise çoğunlukla küçük ölçekli işletmelerde istihdam edildikleri ankete verilen yanıtlardan anlaşılmaktadır.
Gıda sanayiinde yerli sermaye hakimdir. Tümüyle yabancı sermayeye ait işletmelerin oranı %6,5 olup tamamına yakını büyük ölçekli işletmelerdir. Yabancı ortaklı işletmelerin oranı ise %5’tir. Gıda sanayiinin bir başka özelliği de firmaların %59’unun aile işletmesi olmasıdır. Aile bireyleri tarafından yönetilen, stratejik kararların aile tarafından alındığı, kontrollerin da aynı kişilerce yapıldığı bir
yönetim modeline sahiptir.
Gıda üreten firmaların teknoloji yoğunluğu orta-düşük ve düşük teknoloji olarak belirginleşiyor. Orta-düşük teknolojiye sahip işletmeler %35,7, düşük teknolojiye sahip olanlar %23,2 oranına sahiptir. Orta-ileri teknoloji sınıfına girenler %27,2, ileri teknolojiye sahip işletme oranı ise %6,7 oranındadır. Firmaların %70’inde Ar-Ge birimi bulunmuyor. Yüksek teknolojiye dayanan ve Ar-Ge’ye sahip olan işletmeler genellikle büyük ölçekli işletmelerdir.
Orta-düşük ve düşük yoğunluklu teknolojiye sahip işletmeler genç ve kadın mühendis çalıştırmayı tercih etmektedirler. Teknoloji yoğunluğu arttıkça kadın mühendis istihdamı azalmakta, yüksek teknolojiye geçildiğinde deneyimli ve göreceli yaşlı mühendisler tercih edilmektedir.
Teknolojik yoğunluğun Orta-düşük ve düşük olan işletmelerde mühendis ücretleri düşük, işyeri çalışma saatleri daha uzun olduğu, yüksek teknolojiye sahip işletmelerde ise yüksek ücret alan, kurumsal iş saatleri dahilinde çalışan deneyimli erkek mühendislerin tercih edildiği görülmektedir.
Anketten alınan sonuçlara göre, gıda sanayiinin %47,7’si sadece iç pazara dönük, %2,4’ü ise sadece dış pazara üretim yapmakta olduğu, ihracatta ilk sırayı %16 ile Avrupa pazarının aldığı, bunu %13 ile Ortadoğu, %4,4 ile Asya, %1,5 ile Uzakdoğu ve %1,8 ile Amerika’nıntakip ettiği belirlenmiş.
Gıda sanayiinde çalışan firmaların ürünlerinin %48,4’ünde lisans veya patent bulunmadığı,sadece %54 firmanın tescilli marka ürünler üretmekte olduğu anlaşılmış.
Araştırmanın devamı olan MÜHENDİSLER bölümünü gelecek sayıda bulabilirsiniz.
- İhracat kısıtlaması üretimi nasıl etkiledi - Ekim 31, 2024
- İhracat kısıtlaması ne durumda - Ekim 7, 2024
- Ülke nüfusu 85, kazan mevcudu 93 milyon - Ağustos 27, 2024
Comment here