Bir gün biri karşınıza çıkıp 1 kg. kırmızı etin üretilmesi için 15.500 litre, 1 kg. tavuk etinin üretimi içinse 3.900 litre su harcandığını söylese ne düşünürdünüz? Ben bunu ilk duyduğumda ‘imkânsız bu nasıl olabilir’ diye karşı çıkmıştım. Hata ettiğimi “Su ayak izi” kavramını öğrendiğimde anladım.
Bu yazımda yaşamın olmazsa olmazlarından biri olan su konusuna dikkatlerinizi çekmek istedim. Önümüzdeki yıllarda olur da ekonomik krizi atlatabilirsek belki sıktığımız kemerleri gevşetip rahatlayabiliriz. Ama bu durumda dahi su konusunda muslukları sıkmaya devam etmek zorunda olacağız. “Ne zamana kadar?” derseniz doğrucevap “sonsuza kadar” olacaktır.
Son iki yüzyılda sanayinin hızlı gelişimi önce dünya nüfusunda sonra da üretim ve tüketimde büyük artışlara sebep oldu. Bu hızlı büyüme neticesinde toplam su tüketimi ve çevre kirliliği, dolayısıyla su kirlenmesi de arttı. Doğal kaynakların aşırı kullanılması ve tüketilmesi, buna bağlı olarak oluşan kirlilik sonucu bugün yeryüzü ekosistemleri “gezegen kapasitesi” nin sonuna gelinmiş hatta yer yer ötesine geçilmiştir.
Su kaynakları Dünya üzerinde adil dağılmamıştır. Günümüzde bu yüzden 2,6 milyar insan yeterli hijyen olanaklarına sahip değildir. 884 milyon insan ise temiz tatlı suya erişimden mahrumdur. Dünya nüfusunun altıda biri, günlük gereksinimi olan 50 litre temiz tatlı suya erişme imkânı bulamamaktadır. Bununla birlikte, dünyada yaklaşık 700 milyon insan 43 farklı ülkede su kıtlığı çekmekte, 2,7 milyar insan ise yıl içerisinde en az 1 ay su kıtlığı yaşayan havzalarda yaşamını sürdürmektedir.
Dünya milletleri arasındaki su mücadelesini tırmandıran asıl konu, yoksul ülkelerdeki yüksek oranlı nüfus artışı değil, zengin ülkelerdeki israf düzeyine varan tüketim artışıdır. Güncel bir McKinsey raporuna göre; Bugün 4.500 milyar metreküp olan Dünya su ihtiyacının 2030 yılına kadar 6.900 milyar metreküpe çıkacağı belirtilmektedir. Bu miktar erişilebilir tatlı su rezervinin %40 üzerindedir. Bu kaynak ihtiyacı nüfus, üretim, tüketim ve kirlilik artışı nedeniyle her yıl büyüyerek devam edecektir. İşte bundan dolayı yazımın başında muslukları sonsuza kadar sıkmak sudan tasarruf etmek zorunda olduğumuzu ifade ettim.
T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı, WWF-Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Unilever-Türkiye kuruluşlarının desteğinde hazırlanıp 2014 yılında yayımlanan “TÜRKİYE’NİN SU AYAK İZİ RAPORU” ndan yararlanarak konuyla ilgili durum hakkında sizlere özet bilgiler sunmaya çalışacağım.
Su ayak izi; suyun ekonomi içerisinde oynadığı rolü ve su yönetiminin ekonomik kalkınma süreçlerinde bir araç olarak kullanımının anlaşılmasını sağlayan yeni bir kavramdır. Su kullanımımız içtiğimizden, kullandığımızdan, gördüğümüzden ve dokunabildiğimizden çok daha fazladır. Şöyle ki; tükettiğimiz ve kullandığımız tarımsal ve endüstriyel her türlü ürün bir toplama havzasındaki su kaynakları kullanılarak üretilmiştir. Genelde yapılan şey, maddenin son kullanım anında tüketilen su miktarını dikkate almaktır. Ama o ana gelene kadar geçmişte harcanmış su miktarı göz ardı edilir. Daha net ifade etmek için bir örnek vereyim. İnce belli bir bardakla çay içtiğimizde 130 mililitre su tükettiğimizi düşünürüz. Oysa bu tüketilen suyun görülen kısmıdır. Çayın demliğe girmesinden öncesinde üretimden başlayarak geçirdiği her aşamada bahçede, fabrikada, ambalajlamada, nakliye ve pazarlamada harcanmış olan suların toplam miktarı görünmeyen kısmıdır. İşte gözardı edilen bu tüketime “sanal su” deniyor. “saklı su”, “gölge su” gibi değişik isimler kullanıldığına da rastlayabilirsiniz. Bu açıdan bakıldığında bir bardak çaya isabet eden toplam su tüketim miktarı 30 litre bulunmaktadır. İşte bu geniş çerçeve içerisinde yapılan hesaplama sonucu elde edilen su tüketim miktarına“su ayak izi”denilmektedir.
Kullandığımız veya tükettiğimiz her ürünün bir su ayak iziolduğu gerçeğini hiç unutmamamız gerekiyor. Bitkisel, hayvansal kökenli gıdalarımızdan tutun da kullanmakta olduğumuz her madde ve aracın menşeinde üretilmesi, fabrikada işlenmesi, ambalajlanması, nakliyesi, pazarlanması, üretim sırasında kullanılan gübre, tohum, yem, ilaç, enerji, her çeşit hammadde ve malzemelerin üretilmesi sırasında harcanan su miktarlarıda ilave edilmek suretiyle“su ayak izi” bulunmaktadır. Bir ürünün içerisinde bulunan fiziksel su miktarının, o ürünün üretimi sürecinde kullanılan toplam su miktarıyla karşılaştırılması halinde ne kadar önemsiz kaldığı anlaşılacaktır.
Maddelerin üretilmesi için harcanmış toplam su miktarını ifade etmedesu tüketim birimi olarak “su ayak izi” kullanılmaktadır. Buna göre, bir porsiyon 200 gr kırmızı et yemeğinin su ayak izi 3.100 litre, bir porsiyon 200 gr piliç eti yemeğinin su ayak izi 780 litre olarak bulunmuştur. 1 kg kırmızı etin 15.500 litre, 1 kg tavuk etinin 3.900 litre su ayak izine sahip olduğunu öğrenmek oldukça düşündürücüdür. İlgi çekici bulduğum seçilmiş bazı ürünlerin su ayak izi miktarları aşağıdadır;
Bazı ürünlerin su ayak izleri
1 Porsiyon kırmızı et (200 gr) . . . . . . . . . . . . . 3.100 litre
1 Porsiyon beyaz et (200 gr). . . . . . . . . . . . . . 780 litre
1 Dilim ekmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 40 litre
1 Bardak kahve (karton bardakta) . . . . . . . . . . 208 litre
1 Bardak çay . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 30 litre
1 Bardak süt (süt tozunda beş kat fazladır) . . . 200 litre
1 Porsiyon peynir (75 gr) . . . . . . . . . . . . . . . . 375 litre
1 kg Zeytin . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 4.400 litre
1 Porsiyon pilav . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 150 litre
1 kg Lahana . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 200 litre
1 kg Salatalık veya bal kabağı . . . . . . . . . . . . 240 litre
1 kg Domates . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 180 litre
1 Adet portakal . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 50 litre
1 Bardak portakal suyu (200 ml) . . . . . . . . . 170 litre
1 kg Elma veya armut . . . . . . . . . . . . . . . . . . 700 litre
1 kg Kabuklu yer fıstığı . . . . . . . . . . . . . . . . . 310 litre
1 Adet küp şeker . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 7,5 litre
1 Bardak bira . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 75 litre
1 Kadeh şarap . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 120 litre
1 Hamburger . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 2.400 litre
1 Paket patates cipsi (200 gr) . . . . . . . . . . . . . 185 litre
1 Adet A4 kağıt . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 10 litre
1 Çift deri ayakkabı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 8.000 litre
1 Adet Pamuklu tişört . . . . . . . . . . . . . . . . . 4.100 litre
Su ayak izi prensibinden hareketle su ihtiyacımızı doğru hesaplamak, seçilecek yatırımların su ihtiyacını düşünerek doğru planlamalar yapmak mümkün olacaktır. Bu şekilde hesaplanacak su gereksinimini karşılayacak kaynağa sahip değilsek o yatırımdan vazgeçmek veya yerini değiştirmek gerektiği böylece belirlenebilecektir. Su ayak izi aynı zamanda, kullanılan suyun türünü (yeşil, mavi, gri) ne zaman ve nerede kullanıldığını, buharlaşma ve kirletilen su miktarı konularında bilgi içeren çok boyutlu bir göstergedir.
Yaptığımız tüm ihracat ve ithalattada su ayak izi hesaplanmaktadır. Böylece mevcut su kaynaklarımızın ne kadarının ihracata tahsis edildiği, ithalat yoluyla ne kadar ilave su kaynağının sağlandığı hesaplanabilmektedir.
“Türkiye’nin Su Ayak İzi Raporu”nda yer alan bilgilere göre ülkemizin mevcut durumunu söyle özetleyebiliriz;
Türkiye’de içme ve kullanma amacıyla kişi başına düşen su miktarının 216 litre/gün olduğu TÜİK kaynaklarında yer almaktadır. Su ayak izi kapsamında sanal su dikkate alınarak yapılan belirlemelere göre Türkiye’de bir kişinin günlük doğrudan ve dolaylı tüketiminin 5.416 litre olduğu hesaplanmıştır. Türkiye, ağırlıklı olarak ülke içerisindeki su kaynaklarına bağlıdır; ülke içinde üretilemeyen ürünleri ithal etmeyi ve su yoğun, katma değeri yüksek ürünleri ihraç etmeyi amaçlayan bir politika izlemelidir.
Su kaynak ihtiyacımız nüfus, üretim, tüketim ve kirlilik artışı nedeniyle her yıl büyüyerek devam edecektir. Su ayak izinin olumsuz etkilerini azaltmak ve su kaynaklarının sürdürülebilirliğinisağlamak ve korumak idealimiz olmalıdır. Bu ideale ulaşılabilmesi için, su kaynaklarını kullanan kişi veya kuruluşların aynı titizlikle birlikte hareket etmeleri gereklidir.
Bol yağışlı, bereketli ve kazançlı bir yıl geçirmenizi dilerim.
- İhracat kısıtlaması üretimi nasıl etkiledi - Ekim 31, 2024
- İhracat kısıtlaması ne durumda - Ekim 7, 2024
- Ülke nüfusu 85, kazan mevcudu 93 milyon - Ağustos 27, 2024
Comment here