Günümüz ekonomisinde işletmelerin rakipleriyle yarışabilmesi için onların her daim bir adım önünde yer alması ve katma değeri yüksek ürünler sunabilmesi büyük önem taşımaktadır. Firmaların yoğun emek ve çabalar sonucu ortaya çıkardıkları ürünlerin mevcut piyasalarda taklitlerinden korunması markaların tescil altına alınmasıyla mümkündür.
Piyasa hakimiyetinin sağlanması ve itibar kazanılması noktasında markalaşma süreci; ülke ekonomisine katma değer getirerek, istihdam ve ihracatı beslemekle birlikte rekabette sürdürülebilir bir avantaj sağlamaktadır. Güçlü bir marka; işletmeler ile tüketiciler arasında duygusal bağ oluşmasına, ürünlerin pazarlama ve tanıtımında etkin rol oynamasına, işletmeye duyulan güvenin artmasına ve rakipler arasında dikkat çekmeye imkan tanımaktadır.
Yurtiçinde olduğu gibi yurt dışında da markaların tescille koruma altına alınması büyük önem taşımaktadır. Yurt dışında markalaşmanın yaygınlaşması ve markaların uluslararası platformda ön plana çıkartılması amacıyla sunulan devlet desteklerinin maddi avantajlarının yanı sıra, özellikle tescil sonrası kazanılacak prestij işletmeleri rakipleri nezdinde ileriye taşıyacaktır. İhracata konu ülkelerde ürünlerin ülke ticaretine kolayca girebilmesi, gümrüklerde sağlanan kolaylıklar, sunulacak hizmetlerin üçüncü şahıslar tarafından engellenmesinin önüne geçilmesi gibi faydaların yanı sıra ürün ve sunum araçlarının toplatılması gibi riskler de marka tescili ile önlenebilmektedir.
Tescilli markaların sağladığı koruma, yalnızca tescilin elde edildiği ülkenin sınırları dahilinde geçerlidir. Marka sahiplerinin diğer ülkelerde geçerli marka hakkına sahip olabilmesi için markalarını, koruma istenen ülkelerin ofislerinde de tescil ettirmeleri gerekmektedir.
Örneğin;dünyanın en kalabalık ülkesi olan Çin, son yıllarda süt ve süt ürünlerinde ihracaat rakamı hızla artış gösteren hedef pazar ülkelerden biridir. Süt ve süt ürünleri sektöründe Çin’in hedef pazar olarak dikkat çekmeye başlamasının ardından, ilgili ülkede sektörün öncüsü pek çok türk firmasının taklidi olarak kötü niyetli marka başvuruları yapılmaya başlanmıştır. Yaşanabilecek olası olumsuzlukların önüne geçebilmek adına özellikle ihracata konu ülkelerde markanızın tescil altına alınması ilgili ülkede ki haklarınızı korumanın yanı sıra, yaşanabilecek olumsuzluklarda sizi hukuksal olarak da haklı konuma getirir.
Yurt dışında sağlanacak koruma; tescil talep edilen ülke ofislerine tek tek (ülkesel) başvuru dosyalama kanalıyla yapılabileceği gibi, Madrid Protokolü Tescil Sistemi (WIPO) üzerinden tek bir başvuru ile protokole taraf birçok ülkedetescil talebinde bulunulabilmektedir.
Comment here