Kadınlar hijyene daha çok önem veriyor

Aşağıdaki köşe yazımızı sesli olarak dinliyebilirsiniz : https://youtu.be/tU-kK2Wql-U
Seslendiren Gıda Mühendisi Osman Rıfat Yılmaz

İster pozitif ayrımcılık ister feminist yanlısı olduğumu deyin isterseniz de kadınların toplumumuzdaki yeri gereği böyle düşündüğümü söyleyebilirsiniz. Ancak çalıştığım, ülkemizin 3 büyük gıda holdinginde olsun daha sonra da emekli olup kendi şirketimde çalışmakta olduğumuz gıda firmalarının çalışanların ellerinden aldığımız el ve yüzey kültür örneklerinde kadınların biz erkeklere göre daha temiz ve hijyenik olduklarını istatistik rakamlarla doğrulayabilirim. Meslek hayatımdaki 40 yıllık istatistiki bilgiler bu tezimi doğruluyor.

Kısaca yazımın sonunda söyleyeceğimi başındayken söyleyeyim. Gıda sektöründe çalışan kadın sayısını artırmalıyız. Zira kadınlar biz erkeklere göre temizlik ve dezenfeksiyon işlemine daha çok önem veriyor.

İşim gereği birçok insanla çalışma fırsatım oldu. Özellikle İstanbul’da sezonluk işçi olsun, yevmiyeci olsun bazı işlerin yapımı için çalışan bulmak zordu hele şimdilerde çok daha zor. Yurt dışına kurbağa budu, köpek balığı, kara salyangozu, karides ayıklama vb. işler için kadın işçi bulmak çok zordu. Bulduklarınızın da ya okuması yazması yoktu ya da çok mecbur oldukları için çalışan kimselerdi. Hele hiç alışık olmadığınız bir ortamda bir de kötü kokan, suyun, pisliğin içinde çalışarak ihracata ürün yapmak kolay değildi.

Hayatında hiç kurbağa kesmemiş bir insana kurbağanın nasıl kesildiğini, iç organlarının ve derisinin nasıl çıkartıldığını öğretmek çok zordu. Buna rağmen kadınlar erkeklere göre daha temiz ve hijyenik çalışıyorlardı.

Şimdi modern fabrikalarda da durum aynı, erkek çalışanlar temizlik ve dezenfeksiyon işini bir angarya iş olarak görüp geçiştiriyorlar. Onların temizlik ve dezenfeksiyon yaptıkları yüzeylerden aldığımız swap numuneler kadınlara göre daha kötü çıkıyor. Tabi büyük işletmelerin eğitimli hijyen ve temizlik personeli hariç. Eğitim önemli ancak insanın yaratılışı gereği kadınlar bu işe daha farklı yaklaşıyorlar. Toplumumuzda ve Dünyada kadınlara öncelikle biçilen iş; ev temizliği, çocuk bakımı, bulaşık, çamaşır, ütü vb. işler. Bu yüzden temizlik ve hijyene daha yatkın oluyorlar.

Mitolojide bile temizlik, Hijyen Tanrıçası bir kadın, erkek Temizlik Tanrısı yok. Antik Yunan mitolojisinde Apollon’un oğlu Aesculape’nin kızı Hygieia sağlığı korumanın tanrıçası olarak kabul edilir. İnsanın bedensel, zihinsel ve ruhsal temizliği için ruhsal şifa enerjisini sağlayan ay tanrıçasıdır. Bütün dünya literatüründe sağlığı korumak üzere çalışan bilim koluna bu tanrıçanın isminden esinlenerek HİJYEN adı verilmiştir. Temizlik Tanrıçası olarakta bilinir.

Son yaşadığımız Salgında da izlenimlerim aynı. Kadınlar hijyen kurallarına daha çok uyuyorlar ve uyguluyorlar. Bir annenin çocuğuna gösterdiği özen bir babanınkinden daha fazla. Çantalarında bir eczanede bulunabilecek bütün gereçleri taşıyorlar. Anında müdahale edip gereğini yapıyorlar. Ben babaların çantalarında ıslak mendil, kolonyalı mendil, peçete vb, ihtiyaç malzemelerini taşıdıklarını pek görmüyorum. Sanırım biz erkekler fazla kurallara uymayı sevmiyoruz, sabırsız ve aceleci davranıyoruz. Bence gıda sektöründe temizlik ve dezenfeksiyon işlerini kadınlara yaptırılmalı ve kadın çalışan sayısını artırmalıyız. Şimdi diyeceksiniz ki kadınların yapacağı iş var yapamayacağı iş var. Aslını sorarsanız bende çok önceleri öyle düşünüyordum ama 1989 yılında Bulgaristan’dan göç eden soydaşlarımızın kadınlarının nasıl çalıştıklarını gördükten sonra fikrim değişti. Yeter ki siz fırsat verin. Erkek egemen çalışma hayatında kadınlara saygı göstermeliyiz.

Kadınlar sadece hijyene değil iş hayatında birçok konuda biz erkeklere göre daha sabırlı, daha çalışkanlar. Ülkemizin ilgili Bakanlık Yönetimde de olmalarını canı gönülden destekliyorum. İyi ki varlar.