BENİ DUYAN VAR MIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII ?

Küçüktüm, hatırlamıyorum hangi büyük depremdi. Depremde yıkılan binalarında hayatlarını kaybeden çok insan olmuştu. Küçük aklımla, şişme yelekler olsa o yelekleri deprem anında giyip pencereden kendimizi boşluğa bıraksak ve yelekler insanları havada asılı tutsa, insanlar ölmese diye düşünür, depremde insanların ölmesine çözüm arardım.

Bugün deprem anında yüzde doksanlara varan bir oranda binaların yıkılmamasının, insanların ölmemesinin çözümü bulunmuş. Devlet kendi yaptığı binalarda, hastanelerde, okullarda, köprülerde ve çok alanda uyguluyor bu müthiş çözümü.Bu çözümün adı; SİSMİK İZOLATÖR SİSTEMİ.

Deprem anında binalara gelen yükleri azaltıyor. Aşağıda alıntısını yaptığım kısımda anlatıldığı gibi binanın zemininden binanın üst kısımlarına akan deprem kuvvetlerinin azaltılmasını sağlıyor, böylece 8 şiddetinde olan bir depremi bina ve içindekiler 3-4 şiddetinde hissediyor. Deprem anında sadece başınızı korumanız yeterli, gereksiz komik deprem tatbikatlarına gerek kalmıyor. Yaşamlarımız yüzde doksanın üzerinde hayattan kopmuyor, hayatta kalanlarımız da, yaşamlarımızın sonuna kadar nefes alan ölüler olarak yaşamıyor. Maddi ve manevi kayıplar olmuyor travmalar yaşanmıyor, sevdiklerimizle yaşamın olağan akışına devam ediyoruz. Şöyle düşünelim, son 6 şubat depreminde hayatlarını kaybeden 150 bin canımızın yüzde doksanını kaybetmiyoruz, şehirlerimiz yerlebir olmuyor.

Şimdi sizlere soruyorum, deprem anında depremin etkisini yüzde doksanlarda azaltan bu sistemi kurmak için mi para ve zaman harcarsınız? Yoksa TOGG araba yapmak için mi? Önceliğiniz hangisi olurdu? Yanıtınızı duyuyor gibiyim. Bir başka soru, bu çözümde depremlerde ölmek kader mi, değil mi? Evet yine duyuyorum sizleri.
Peki “beni duyan var mııııııııııı”.

Acilen tüm illerde sismik izolatör üretimi yapılmalı ve uygulanabilecek binalarda uygulanmalı, yeni yapılan tüm binalarda zorunlu standart olmalı.
1999 depreminden beri toplanılan deprem vergileri ve elektrik faturalarından TRT payı yerine deprem izolatör payı alsaydık, izolatör üretimi yapsaydık bugün yüzbinlerce insanımız hayatta olacaktı. Yataklara bağlı kalmayacaktı, kaybettiklerimizin mezar taşlarını sevmeyecektik, bulunsaydı da mezarına gidebilseydik, evim barkım dağıldı demeyecektik.

Şimdilerde kentsel dönüşüm mü ranta dönüşüm mü olmalı adı bilemiyorum ama tüm belediyeler bu sistem üzerinde çalışmalı, bilgilenmeli ve halkı bilinçlendirmeli, devlet kuralları belirlemeli ve denetlemelerini gerçek anlamda yapmalı.

“BENİ DUYAN VAR MIIIIIIIIII”. (deprem olmadan söylemek de varmış)
Akılla, duyarlılıkla, farkındalıkla, sağlıkla kalın.

SİSMİK İZOLATÖR NEDİR? (alıntı) Sismik izolatör, yapıya gelen deprem, rüzgar vb. yüklerin azaltılmasına yarayan sistemdir. Sismik izolasyon sistemleri zemin ile yapının tabanı arasına esnek enerji sönümleyici elemanlar yerleştirerek zeminden yapıya aktarılan deprem kuvvetlerinin azaltılmasına; sismik enerji ve hareketlerini absorbe etmesine yardımcı olan araçlardır. Sismik izolasyonu olmayan yapı kendi ağırlığının 1/10’u kadar yatay yük taşıyabilir. Eğer bu değerden daha fazla bir yük gelirse yapıda kalıcı deformasyonlar oluşur ve kolon-kiriş birleşim noktalarında kırılmalar başlar. Ancak sismik izolasyonu olan yapılar ise bu değerlerin çok üstüne çıkabilir. Çünkü sismik izolatörler gelen yatay yükü azaltır. izolatör, deprem sırasında üzerindeki yapının sarkaç misali küçük salınımlar yapmasını sağlar.

Oluşan dinamik sürtünme kuvveti ile izolatörün konkav geometrisi deprem enerjisinin sönümlenmesini sağlar. Sismik izolatörler deprem anında yapıya aktarılan dinamik kuvvetleri ve buna bağlı deplasmanları %80 – %90 oranında azaltmakta ve yapıyı deprem kuvvetlerine karşı izole etmektedir. 1921 yılında Amerikalı Mimar Frank Lyond Wright, Tokyo’daki Imperial Hotel’in temellerinde, taban izolasyon fikrini uygulayan ilk kişi olmuştur. 1969 yılında dünyada ilk kauçuk sismik izolasyonlu yapı, İsviçreli mühendisler tarafından Makedonya’nın Skobje şehrinde bir ilkokul binasında uygulanmıştır.

DEPREM İZOLATÖR SİSTEMİNİN YARARLARI

* Yüksek düzeyde can güvenliği
* Aynı oranda minimum düzeyde bakım gerekliliği
* Araştırma ve geliştirmeye ait projelerin korunması
* Yapıda bulunan mimari ve taşıyıcı elemanlarda minimum hasar
* Şiddetli deprem sonrasında hemen kullanım olanağı
*Köprü ve viyadükler de hasar görmeksizin kullanımına devam edilmesi
* Ulaşım yapılarında devam eden süreklilik
* Yapı içerisinde yer alan eşya ve cihazların korunması