Manşet

Büyük felakatin etkisiyle insanlar birbirinin yardımına koştular,

 

Ülkemizin geçirdiği büyük felaketten sonra depremin yıktığı, enkaz haline getirdiği veya hasarlı olarak bıraktığı için yıkım kararı verilen bir çok yapı var. Bir kez daha ülkemizin başı sağolsun; kaybettiklerimize rahmet, geride kalanlara sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Ülkemizin yetkili – yetkisiz bir çok kuruluşu, yabancı kuruluşlar bir tek canlımıza ulaşmak için insan üstü bir gayretle çalışmalarını yürüttüler/yürütüyorlar. Ancak tehlikeler henüz geçmiş değil.

Yıkılan bir çok binanın usülüne uygun şekilde yapılmadığı ve kontrol edilmedeğinden dolayı kayıplarımız ve acımız çok büyük. İnsan/canlı canını hiçe sayan bu vicdansız insanlar her ne kadar 28539 sayılı ve 25.01.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik” [15] gereği ülkemizde de asbest ve asbestli ürün üretimi ve bunların her türlü ticareti yasaklanmış olmasına rağmen binalarda asbestli ürünler de kullandıklarını düşünüyorum.

Asbest(asbestos) ya da Amyant lifli yapıda kanserojen bir mineraldir. Silisyumun sodyum, demir, magnezyum ve kalsiyumla oluşturduğu ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere çok dayanıklı, lifsel mineral yapısında hidrate silikatlardır. Halk arasında ak toprak, çorak toprak, gök toprak, çelpek, höllük veya ceren toprağı gibi isimlerle de bilinir.[1] Asbestozis, asbestos solunmasıyla oluşan toz hastalığıdır(Pnömokonyoz).

Ucuz ve hafif olması sebebiyle binalarında en yaygın asbest kullanım alanları; yer ve tavan kaplamaları, yalıtım amaçlı püskürtme kaplamalar, ara duvarlar, yangına dayanıklı yalıtım panelleri, kazanlar, kaloriferler, yalıtım ceketleri, asbestli çimentodan imal edilmiş ürünler, pis su boruları, eternit levhalar, derzler ayrıca diğer sektörlerde de  conta elemanları, kağıt ürünler, yangın battaniyeleri, fren ve debriyaj balatası, conta ve asbestli iplik üretiminde de kullanılmaktadır. Yüksek kopma mukavemeti, çok iyi termal ve elektrik yalıtım özellikleri ,kimyasallara karşı direnç göstermesi , uzun lifler – kumaşa veya keçelere örülebilmesi, yüksek özgül yüzeyi sayesinde yüksek emme kapasitesi sebebleriyle de çok tertcih edilebilen bir ürün(Cam yünü ile karıştırmayın, Cam yünü yapay olup, imalinde asbest kullanılmamaktadır. Taş yünü bazen asbest ile karıştırılmaktadır. Asbest tozu ve liflerinin uzun süre solumasından akciğer zarında asbestozis ve karın zarı kanseri yaptığını biliniyor).

Büyük felakatin etkisiyle insanlar birbirinin yardımına koştular, gelen yerli yabancı ekipler bu işin eğitimini aldıklarından asbestden korunmak için yüksek korumalı maskeler kullandılar. Ancak sivil vadandaşın böyle bir şansı yoktu. Yıkımın getirdiği o psikolojik travma ile sadece insanları kurtarmaya çalıştılar, yadımcı olamayacak yaşlı ve çocuklar ise uzaktan izlemek zorunda kaldı.

Ortalık toz duman oldu, biraz kendimize geldik derken arkasından yıkım kararları verilen binalar yıkılmaya başlandı. Enkazlar kaldırılmaya başlandı. Oluşan toz bulutlarında gözle görülmeyecek kadar küçük asbest parçaları hava yoluyla bir çok insanımızın ciğerlerine ulaşıyor. Solunum yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açıyor(tabii hemen olan bir şey değil, zaman içerisinde vücuttan atılması çok zor. Bu parçalar geleceğimiz için risk oluşturuyor).

Uzmanlar cilde nüfuz etmesinin de mümkün olduğunu düşünmektedirler. Asbestin neden olduğu hastalıkların bazıları, akciğer zarları arasında sıvı toplanması, kireçlenme, akciğer zarı kalınlaşması ve akciğer dokusunda bağ dokusu oluşumu gibi elim hastalıklardır. Ayrıca ciltte yaralara neden olabilir.

Düşük oranlarda asbest soluduğumuz havada ve doğal kaynaklar da dahil olmak üzere içme suyunda bulunmaktadır.  Araştırmalara göre genel olarak asbeste maruz kalanlarda(meslek dışında) akciğer zarında gram başına on bin ila yüz bin asbest parçacığı bulunmaktadır; ki bu da her insanın akciğerlerinde milyonlarca parçacık bulunması demektir.

Gerek ülkemizde gerekse dünyanın farklı bölgelerinde içme suyuna dönem dönem asbest karışması söz konusu olabilmektedir. Bu durum suyun kaynaklandığı bölgenin asbest içeriği, su filtre edilirken kullanılan taşlar veya içme suyunu taşıyan borulardaki asbest içeriğinden kaynaklanabilmektedir. İşte bu sebeble de enkazların kaldırılıp toplanacağı alanlar önem taşır(bu konuda bilim insanlarının çalışmalarına önem verilmelidir).

Alınması gereken önlemler ise:

Her şeyden önce deprem bölgelerinde bulunan insanlara yüksek korumalı maskeler dağıtılmalıdır(normal çift kat, hatta 3 kat bez maskeler maalesef asbestden koruyamıyor).

Yıkım ve enkaz kaldırıma bölgelerinden uzak kalınmalı, toz olarak uçmasını engellemek için suyla ıslatılmalıdır.

Denetimler arttırılmalı, asbestli ürünlerin kullanımı engellenmelidir.

Asbest bulunan yerleşim yerleri saptanmalı, asbest içeren toprağın halk tarafından kullanılması engellenmeli ve ciddi tehdit altındaki yerleşim birimlerinin yerleri gerekirse değiştirilmelidir.

Halkımız, askerimiz, görevlilerimiz asbestin neden olduğu hastalıklar hakkında eğitilmelidir.

Asbeste bağlı hastalıkların geriye dönük araştırılması yapılarak arşiv oluşturulmalıdır. Asbeste bağlı olarak gelişebilecek hastalıkların detaylıca incelenerek klinik çalışmaları başlatılmalıdır.

Kurtarma ekiplerine, vinç ve kepçe gibi araçların operatörlerine özel kıyafet ve özel eğitim verilmeldir.

Yıkımı yapılan veya enkazı kaldırılan, ayrıca kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacak binalarda asbest varlığı araştırılmalı asbestten arındırıldıktan sonra binaların belediyeler tarafından yıkım ruhsatı vermelidir.

Asbest Söküm Uzmanları Derneği (ASUD) Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari ise söküm bölgelerinde alınması gereken önlemlerle ilgili şunları anlatıyor:

“Öncelikle bölgeden uzaklaşalım, yıkım süresince imkanımız varsa başka semtlerde kalalım. Yıkımların yakınına gidip izlemeyelim. Mümkün mertebe dışarı çıkmayalım, evimizin pencerelerini açmayalım, tek kullanımlık FFP3 toz maskesi kullanalım. Kıyafetlerimizi binamıza girmeden çırpalım, eve girince banyoda çıkaralım, ters çevirelim ve bir poşete koyalım. Bundan sonra makinede yıkayalım”. (2)

Maalesef toz içinde saklanmış bir katil  şayet önlem almazsak bizleri bekliyor.

(1) https://web.archive.org/web/20200426125539/https://www.britannica.com/science/asbestos-mineral

(2) https://t24.com.tr/haber/asbestten-korunmak-icin-alinmasi-gereken-onlemler-neler,971114

 

 

 

Loading

M.Baki Asutay
Latest posts by M.Baki Asutay (see all)
Paylaş :

Comment here