Kategori Dışı

Olmasaydı Ambalajlar…

Market raflarında binlerce ürün rengârenk ambalajlarda…
Olmasalardı ne değişirdi hayatımızda?   Hiç merak ettiniz mi?
Sokaklarda bakraçla süt satan amcaları hep beraber beklemeye devam ederdik. Tüketim aralığı hala çok kısa olurdu
tabi ki ürünlerin…

Mevsimi dışında bezelyeye ulaşamazdım mesela donuk olarak satışı mümkün olmayacaktı.
Suyu şu anda nasıl alırdık hiç bilmiyorum kendi kaplarımızla nerelerde dolaşmak zorunda kalırdık bu kirlilik varken şehirlerde?
Meyve suları, hazır yemek konserveleri, atıştırmalıklar olamazdı raflarda.
Dondurmalar sadece dondurmacılarda
Baharatları dökme alırdık aktarlardan.
Bakliyatlar, kuruyemişler dökme olarak satılabilirdi sadece.
Sıvı yağ satışı nasıl olurdu ki, gidip fabrikalardan litreyle kaplarımıza mı alırdık.
Fikri olan var mı?
Meyve  sebze  için  durum  değişmezdi  de  kasalar  olmasaydı  Antalya  dan  portakal dökme  mi  doldurulurdu  kamyon  kasasına .
Şu hazır bebek mamaları olmayacaktı muhtemelen, reçel, bal, fındık kremaları.
En çok da çikolata olmadan yaşamak ona ulaşamamak üzerdi beni.
Düşündükçe büyük marketlere gerek kalmayacağını fark ediyorsunuz.
Ambalaj sektörü olmasaydı bu çeşitliliği hiçbir sektör sunamazdı bizlere.
Sadece gıdalara değil, deterjana, kâğıt ürüne de ulaşmak imkânsız olacaktı.
Bu kadar çeşit de olmayacaktı muhtemelen.
Saklamak ve korumak için bir malzeme olmadan diğerlerini pazarlayabilmek ve çeşitlilik sunabilmek
mümkün mü?
Mümkün diyebilen lütfen el kaldırsın
Şimdi ise; işten yorgun çıkıp akşam ne yesem diye düşünürken marketten donuk bir mantı ve bir paket yoğurt alıp 15 dakikada yemeğimizi hazırlayabiliyoruz.
Mevsimi dışında ıspanağa donuk olarak ulaşabiliyoruz, biraz soğan, kıyma ve pirinç ve yemek kolayca hazır.
Maden suları kaynaklarında değil dolabımda.
Araştırmalar ambalaj yolculuğunun taşıma amaçlı kullanılan doğal kaynaklarla başladığını söylüyor.
Doğada bulabildiğimiz yapraklar…
İnsanoğlu çoğalmaya başladıkça ve yeni yerler keşfettikçe gıdayı taşıma ihtiyacı da ortaya çıkıyor.
Tabi koruma amacıyla buzda saklama, toprağa gömme yöntemleri de sıklıkla kullanılıyor.
İlk olarak topraktan yapılan çömlekler, sonra ahşap ve camlar kullanılmış.
Ahşapların 5000 yıldır, camın ise 3000 yıldır kullanıldığını söylüyor araştırmacılar ben onların yalancısıyım.
İlk vakumda saklama, Napoleon Bonaparte ’ın isteğiyle Fransız Ordusu için düşünülüyor. İlk vakumlanmış şişeler 1800 ‘lü yılların başında denenmiş oluyor böylece. Gıdaya olan ihtiyaç ve onu uzun süre taze saklama gereksiniminin önemi savaşlarla ortaya çıkıyor diyebilir.
1900 yılında metal kutu kullanımı yaygınlaşıyor yine 1900 lü yılların başında kâğıt ve karton ambalaj olarak kendilerine ciddi yer ediniyorlar ve sonraları plastiğin de aralarına katılmasıyla sektördeki durdurulamaz gelişmelerin adımları da atılmaya başlamış oluyor.
Plastik kullanımı II. Dünya savaşı sonrasında başlıyor ve 1970’ lerden sonra sektör hızlanan ivmeyle ve her geçen yıl hayatı kolaylaştıran seçenekleriyle günümüze kadar geliyor.
Trilyon dolarlık bir sanayiden bahsedilen sektör, her yıl artan bir ivmeyle yoluna güvenli adımlarla devam ediyor görünüyor.
Ambalaj nedir yazının sonuna gelmişken konunun özüne de değinelim;
Ürünün üreticiden tüketiciye ulaşana kadar geçirdiği sürede ışık nem gibi olumsuz dış etkenlerden olumsuz yönde etkilenmesini engelleyip, ürünün hijyenini ve bu sürede taşıma kolaylığı sağlayan malzemelerdir.
Başta gıdayı sadece taşımak, saklamak için başlayan yolculuk koruma, güvenilirlik sağlama, pazarlama ve iletişim, kolaylık sağlama gibi birçok fonksiyonu günümüzde bize sunabiliyor.
Bugün hazır bir ayrana, yoğurda, süte ya da makarnaya daha uzun ömürlü olarak ulaşabilmemiz ambalajlar sayesinde.
Ambalajsız ürün hijyen, miktar, üretim tarihi belirsizlikleri yönünden güven vermiyor artık tüketiciye ambalajlar bu bilinmezliği ortadan kaldırarak üzerlerindeki etiketlerle güven duygusunu sağlamlaştırıyor.
Açıldıktan sonra tekrar kapanarak kullanılabilme özelliği sunarak saklama ve bitene kadar kap değişmeden korumada tüketiciye kolaylık sağlıyor.
Günümüzde ise son olarak sessiz satış elemanı olarak tanımlanıyor ambalajlar, raflarda görsel etkileyiciliğiyle tüketiciyle sessiz bir iletişimle kendi kendini sattırabilme becerisine sahip.
Ambalaj olmasa tüm bu kolaylık hayatımıza sunulmuşken ne yazık ki olmazdı.
Yine de çevreye daha az zarar verenlerin hayatımıza daha çok dâhil edilmesini

Dileyebiliriz.

Sevgiyle kalın

Loading

Memnune Demirel
Latest posts by Memnune Demirel (see all)
Paylaş :

Comment here