Kategori Dışı

Catering Firmaları Zor Günler Geçiriyor….

Öncelikle belirtmek isterim ki; işimiz sadece yemek yapmaktan ibaret değil, bilakis hizmet alan  kişilerin psikolojilerini ve fikirlerini direkt etkileyen bir iş yapıyoruz. Dolayısıyla da, herkesi aynı anda memnun etmede güçlükler yaşıyoruz. Hatta edemiyoruz. Kısacası insanla uğraşıyoruz.

Son günlerde bu duruma birde ekonomik koşullar ve bu ekonomik koşullar karşısında ayakta kalma savaşı vermek zorunda oluşlarda eklendi. Ve her geçen günde süreç olumsuz bir hal alıyor ve firmalar kapanmak zorunda kalıyor.

Son 1 yıl içerisinde beyaz ette yüzde 150 lik, kırmızı ette yüzde 100 lük, Ayçiçek yağında yüzde 180 lik, kuru gıda ve bakliyatta yüzde 90 lık  fiyat artışlarına karşılık; özel sektöre, okullara, hastanelere, kamu kurumlarına belirli sözleşmeler dahilinde hizmet veren firmaların hala daha 1 yıl evvel ki sözleşme koşullarıyla hizmet vermek zorunda kalışları ve çoğunun kapılarına kilit vurmak zorunda oldukları göz ardı edilmemeli ve daha fazla firmanın kapanmaması için uygun koşulları sağlayan firmalara ilave desteklerin sağlanması, asgari ücret vergisinin kaldırılması, teşviklerde yeni düzenlemelerin yapılması, kamusal borçların ertelenmesi, hammadde satıcılarının serbest piyasa anlayışını kötü niyetli kullanmalarına müsaade edilmemesi ve sık sık denetlenmesi gibi düzenlemeler kaçınılmaz olmalıdır. Kısacası firmaların zor günler geçirdiği önemsenmeli ve umursanmalıdır.

Örneğin; yenilebilecek 4 kap yemeğin sadece 1 yıl evvel ki maliyeti 11,00 TL – 12,00 TL civarında iken şu an 18,00 TL – 19,00 TL nin altında değildir. Bu maliyetin görülmeyen en büyük kahramanlarından biride yüzde 75 – 90 civarı zam geçişleri olan ekmektir.  Buda kesinlikle göz önünde bulundurulmalıdır.

5000 den fazla kayıtlı firma ve 300.000 çalışan ile günlük ortalama 7 – 7,5 milyon öğün yemek üretimi yapılan bu devasa sektörün, her geçen gün büyüme eğilimi göstereceği umulurken; % 30 civarında küçülmeye gitmiş ve sektör çalışanlarının bir kısmı işsiz kalma riskiyle karşı karşıyadır. Hele ki Ocak ayından itibaren uygulanacak olan asgari ücret maliyetinde düzenleme yapılmazsa bu oran daha da artacaktır.

Ayrıca hizmet sunulan noktalarda muhatap olunan yöneticilerin; menü düzenlemesi, yemek seçimi gibi süreçlerde anlayışlı olmaları ve firmaları anlamaları da çok önemlidir. Sürekli menülerde et yemeği vermek kaliteymiş gibi bir anlayış içerisinde olmamaları da gereklilikler arasındadır.

Bu yöneticilerin, sanki kesilen faturaların hepsi karmış gibi bir tavır içinde olmaları ve hizmet sunan firmaların giderlerini önemsememeleri de hizmet sunmada güçlüklerin başında gelmektedir. Her fırsatta şartname sözleşme dayatması yerine iyi niyetli ve karşılıklı insani tavırlarla esneklik sağlamaları da çok önemlidir.

Sonuç olarak; bilinmeli ki, Catering firmaları zor günler geçiriyor ve desteklenmeyi, önemsenmeyi ve kendilerinden haberdar olunmayı bekliyor. Hem hizmet alanlar hem de devletimiz bu sesi duymalıdır.

Loading

Tuncay Baycan
Paylaş :

Comment here