Kategori Dışı

Sütü çiftlikten, sebzeyi tarladan alın

 

 

Sütü çiftlikten, sebzeyi tarladan alın

Gıda fiyatları ve tedarik sorunu toplu yemek işletmelerini yakından ilgilendiriyor. Fiyat krizinin tedarik sorununa dönüşmemesi için toplu tüketim (HORECA) işletmecileri gıda ürünlerini birinci kaynaktan yani doğrudan üreticiden almanın bir yolunu bulmalı.

Sütü çiftlikten, unu değirmenden, sebzeyi tarladan, meyveyi bahçeden, şekeri fabrikadan direkt almalı. Aracıları, komisyoncuları, toptancıları ve halcileri aradan çıkararak doğrudan üreticiden ürün tedarik etmenin bir yolunu bulmak gerekiyor.

Mevzuat ne kadarına izin veriyor, lojistik koşullar buna uygun mu, teknik olarak bu ne kadar mümkün araştırmak lazım. Mevcut tedarik kanallarıyla (gıda toptancıları, komisyoncular, halciler veya toptancı marketler) bu işi sürdürmek zorlaştığında alternatif bir tedarik kanalı olarak doğrudan üreticiden ürün almanın yolları hazır olmalı.

Peki, bu nasıl olacak?

Bu konuda Hindistan’da başarıyla uygulanan bir modeli burada paylaşmak istiyorum. Hindistan’da süt çiftçileri toplu tüketicilere doğrudan tedarik başlatarak süt tedarikinde çarpıcı bir değişimin öncüsü oldular. Ağırlıklı olarak oteller, restoranlar ve catering firmalarının hedeflendiği yeni süt tedarik sistemi ile HORECA sektörü çok uygun fiyat ve koşullarda süt tedarik etmeye başladı.

Andra Pradeş ‘te yüzlerce çiftçinin Çiftçi Üretici Örgütleri (FPO’lar) ile el ele vermesi ve civardaki HORECA zincirleriyle bağlantı kurmasıyla yeni tedarik modeli 2018 yılında başladı. Süt fabrikalarının litre başına ödedikleri 21-22 Rupi çiftçilerin üretim maliyetini karşılamadığından çiftlikler HORECA zincirlerine 24-25 Rupi fiyatla doğrudan süt satmaya başladılar.

Böylece üreticiler sütünü maliyetlerin üzerinde bir fiyata satarken HORECA sektörü de doğrudan tedarik sayesinde daha ucuza süt alma imkânına kavuşmuş oldu. Türkiye’nin nerdeyse 10 katı (200 milyon ton) süt üretilen Hindistan’da sütün yüzde 80’inden fazlası açık süt olarak doğrudan işletmelere ve tüketicilere satılıyor. Bu modelin uygulandığı Andra Pradeş Eyaleti %3,6 ile ülkenin en çok süt üreten üçüncü eyaleti durumunda.

Hem süt üreticileri hem de toplu tüketim işletmelerinin kazanç sağlayabileceği bu model süt ürünlerinin yanı sıra kuru gıda, yağ, hububat, yaş meyve ve sebze tedarikinde de uygulanabilir. HORECA sektörünün ana girdisini gıda oluşturuyor. Fiyat krizinin tedarik krizine dönüşme olasılığını göz önünde bulundurarak alternatif gıda tedarik kanallarının çeşitlendirilmesi gerekiyor.

Peynir ve tereyağı üretimi azaldı

Ekonomideki gidişatın süt ve süt ürünleri üretimini nasıl etkilediğine TÜİK’in Ağustos ayında yayınladığı son istatistikler ışığında göz atalım. Açıklanan verilere göre Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yoğurt ve ayran üretiminde artış gözlendi. Yoğurt üretimi %8,8, ayran üretimi ise %7,9 arttı. Önceki yılın aynı ayına göre inek peyniri, içme sütü ve tereyağı üretimi ise azaldı.

Azalma inek peynirinde %10,6, içme sütünce %4,1, tereyağında %2,5 olarak gerçekleşti.

Ocak-Haziran dönemine bakıldığında ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, tereyağı üretimi %33,6, ayran üretimi %25,7, yoğurt üretimi %5 arttı. İnek peyniri içme sütü üretimi ise sırasıyla üretimi %6,2 ve %6,1 azaldı. Bir önceki ay 891 bin 709 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı

Loading

Paylaş :

Comment here